Sen ki! Anavatanı güney Kafkaslar olarak bilinsende her türlü iklim ve şarta adapte olabilen arz üzerinde bine yakın çeşidin ile onlarca renk, tad ve aromanla besin değerin yüksek meyve rolünde kadimi istikrarınla insanlığa hizmet ediyorsun. 

Nasıl bir yemiş, nasıl bir meyve olduğun tam anlaşılamasa da maddi manevi şerefli mahlukatın gidişatına büyük ölçüde yön vererek paradigmalar tesis ederek devam ettiğin kuşaktan kuşağa tevatür ile aktarılmaktadır.

Zengin evlerinin salonlarındaki gösterişli masaların üzerinde yenilmek üzere cam tabakta kuzenin armuttan sayıca fazla bulundurularak meyveler skalasında ön sırada olduğunu hakir duruşunla belli ettiriyorsun.

Sayılarak değilde soyularak istendiği kadar yenilmesi atalarımızın tecrübeleriyle vecize edilerek dikkatleri kendi dışında başkalarının üzerinde toplanmasına tahammül göstermiyorsun tevekkelli.

Tüm canlılarda olduğu gibi yaban hayatını da güzel yemişlerinle ihmal etmeyerek kozmik döngüdeki katkının ağırlığını rekabette bulunduklarına kaptırmıyordun.

Hanelerimizi onurlandıran konuklarımızla sohbetin kısır döngüye saplandığı zamanlarda ev sahibinin “bize meyve getirin” buyurganlığı ile düşüncelere re’laks çekilerek kurtarıcı görevinle el uzaklığında depolanıyordun.

İnsanlığın atası Adem in yalnız kendisini değil dünya üzerinde yaşam idamesince biyolojisinden tezahür sülbü, yani canlı takımın en önemli saç ayaklarından düşünen taifeyi, cennetten kovulmaya varacak ilk günaha hangi yönünle aldatarak ünlü ısırılmışlığınla tanıştırdın.

2 Dünya savaşı yıllarında niceliğin gücünü bilgiye devir etmeye başladığı zamanlarda enigmanın, şifrelerini çözerek dünya kripto tarihine yön veren, cebirsel ifadeleri gerçek hayata uyarlayıp işleyişi kolaylaştırıcı ve önemli buluşların temelini atan, ayrıca Bilgisayarın bugün ki kullanılan kavramlarının bulunmasına büyük dahli bulunan deha matematikçi Alan Turing in siyanüre batırılmış şeklinle ısırtılarak hayattan koparan yaşamdan daha cazip ne tür vaatlerde bulunuyordun.

Suriye asıllı evlatlık, bilgisayar oyun tasarımcısı, ticari grafiğinde ki gel-git’ leri fırsata dönüştüren aplee’ nin CEO su Steve JOBS un kanser riskine karşı otoriteler tarafından gün geçtikçe tüketilmeni öneriyorlarken, öte yandan pankreas kanserine yenik düşürerek ısırılmış elma fikriyle gecikmiş ün ve zenginliğin sefasını sürme zamanında hayatına kast ile insanlığa hangi ince mesajı gönderiyordun.

Tüm zamanların en iyi fizikçisi İshac Newton un gölgelenme gereksinimi için seni koruması altında bulunduran yaprakların altında dinlenirken başına dank eden ağırlığınla atmosfer de başıboş dolaşan her cismin yer kürenin merkezine mecburi yolculuğunu literatüre altın harflerle geçirmeye sebep olma ile övünüyordun.

Aşkın elma yemeyle başlayıp, ayva yemeyle noktalandığı önermesi mantık silsilesi içinde tutarlı yere oturmasa da güzel şeylerin başlangıç sorumluluğunu kimseye kaptırmayarak, sonuçlandırmanın nahoşluğunu ise başkalarına atmanın mağrurluğunu bakışlarının zaviyesini düşürerek gösteriyordun.

Ağaçta iken talipleri tarafından taşlanmasına maruz kalınarak uygun atıcı ve taşı bekleyen attığını vuran müstakbel damat adaylarımıza göndermelerle izlenmesi gereken yollar hakkında fikirlerde bulunuyordun.

Tarih boyunca bozulmaya yüz tutmuş başta aktörümüz elma olmak üzere meyve kalıntılarının değerlendirilip sirke bakterisi aracılığıyla mayalanarak tıp ( antiseptik) ve hijyen ( dezenfektan )sektöründe hayati ihtiyaçlarla insanlığa kalite ve temizliği sundun.

Batı medeniyetinin gastronomik asimilasyon ürünleri Kola, Pepsi, Redbul gibi içeceklere karşın doğulu girişimcilerin alternatif olarak elma ve meyvelerini işleme sonucu, nektarını canlı metabolizmaların uygun rötuşlarıyla ekonomiye ve takviye içecek sektörüne kazandırarak kültürel direnişe
tüm doğallığınla ayak diriyorsun.

Elma elmaya baka baka allanarak etkileşimini diğer olgu, eşya ve meyveler arasında da seciye biçiminde genellemeye zorluyorsun. 

Bir elmanın iki yarısı örneklemesini simetri takıntılarına davetiye ile betimlemelerin görseldeki vurgularına atıf yapıyordun.

Dün çok önemli olan varlığın bu gün hiç bir şey ifade etmediği vahşi kapitalizmin kirli pençelerine rağmen her gün çoğalarak tüketilen kaynakların tasarrufu için sürdürülebilir yaşamın en önemli ayağı (sın)

Halepçe de hafızalarda yer eden aromanla çekiyordun ölüme çocuk, genç ve yaşlıları yaşanmamışlıklarla beraber.

Pamuk prenses ve yedi cücelerde üvey annenin büyücü kılığında Pamuk prensese verilen zehirli şeklinle sanat dünyasına  ölümsüzlük, gençlik ve sağlığı sembolize ile çocuk akıllarına nakış ediyordun öldürücülüğünü.

Farklı kültürlerde bile birbirine benzer olgulardaki ısrarınla bencilce tek düzeliği dayatacak kadar güçlü mesajlar iletiyordun yarışmacı arkadaşlarına.

Diktatörlerin zalimliklerini günahsız çocukların saklambaç ayartısıyla “elma dersem çık, armut dersem çıkma” daki tekerlemenin “elmaaa” nidası ile yeni düzenler tasarlıyordun.

Tarihsel süreçte olağanüstü özverilerle şereflendirilen Ali isminin masum yurtsuzların ölümleri ile lekeleyerek aktörlerinin, kimyasal Ali ve yapımcıların rol kestiği Ortadoğu da güneşin bir gün daha etrafı kızıllığa boyayarak batmasıyla perdeyi kapatıyordun. 

Kötü emellerin yatakçısı karanlık gecelerin ortamını hazırladığı caniliğin, sabahların ışıklarıyla kan, ceset, ölüm, çığlık ve gerçeklerle yüzleştiriyordu haber ajanslarına.

Reseptörlerin teğet geçtiği ancak çocukların hayal dünyasında sevinç kaynağı aşina kokunun burun sinirleri aracılığıyla beyinlerine ilelebet uyuma  mesajları yolluyordun merhametsizce.

Evet masaldaki gibi gökten üç elma düşsün yazanın, okuyanlarının diğeride bütün insanların başına, yaşanmamış iyi dilekler için.