Hasan TOSUN AYNI YERDE DURUYORUZ
Yazı Detayı
29 Haziran 2022 - Çarşamba 16:57 Bu yazı 8002 kez okundu
 
AYNI YERDE DURUYORUZ
Hasan TOSUN
 
 

"Herkesin özlediği,düşlerini kurduğu bir şehir vardır." diyordu filmin bir kesitinde saklı cümlelerden birinde.

"Bizimde aydınlık yaşama gözlerimizi açtığımız anda  ait olduğumuz bir şehir var.

Bizimde kesme taşlardan örülmüş yollarının üzerinde oyun oynarken düştüğümüz ve  dizlerimizin kanadığı anlara dair anılarımızın olduğu bir şehir var.

Bizimde temelinde taş, üzeri briket duvarla çevrilmiş, içinde ekonomik şartlar nedeniyle şimdi almakta zorlandığımız elma,armut,kayısı,vişne, ayva ve şeftali gibi bir çok meyve ağacının olduğu bahçelerin, domates,biber,salatalık ve fasulye yetiştirilen  bostanların ekildiği zamanlara ait bir şehrimiz var. 

Bizimde tek katlı toprak damlı evlerin kehribar tesbih taneleri gibi dizildiği sokaklarımızın olduğu bir şehrimiz var.

Bizimde yine tek katlı depreme karşı omuz omuza vermiş prefabrik evlerin dizildiği caddelerimizin olduğu bir şehrimiz var.

Bizimde Auer sobaların soğuk kış gecelerinin karanlığını aydınlatan ateş ışığının ve ısısının asilliğinin çıt çıt sesleri ile yankılanan bir şehrimiz var. 

Bizimde şehrimiz var.

Bizimde kültürel ve toplumsal değerlerimiz ile  doğal güzelliklerimizin var olduğu şehrimiz  var.

Bizimde var.

Bizimde,bizimde..." diyerek sayıklıyordu.

Birden uyandı.

Derin uykunun ağırlığı altında gördüğü düşün tesiri ile sayıklamaya devam ediyordu.

"Herkesin özlediği,düşlerini kurduğu bir şehir vardır." diyordu. 

Bizimde özlediğimiz,düşlerini kurduğumuz bir şehir Bingöl'ümüz var.

Namı diğer Çabakçur ya da Çevlik...

Şair Kemalettin Kamu'ların üzerine şiirler yazdığı,şair Metin Altıok'ların yaşadığı şehir.

Bingöl "Dört dağ içinde" diyerek halayların çekildiği içinde sevda türkülerinin yakıldığı şehir...

Abı hayat Suyunun kaynağının olduğu bilinen şehir.

Dünyada Güneşin doğuşu ile ödüllendirilen iki mekândan biri olan şehir...

Şehrimiz ile ilgili doğal, kültürel,toplumsal,sosyal,ekonomik ve psikolojik birçok değerden sözetmek mümkün.

Bu satırların yazılmasında temel belirleyici motivasyon teşbihte hata olmasın Nasrettin Hoca'nın "Hala Bıraktığım Yerde Duruyorsun." fıkrasında dile getirdiği durumun alegorik bir anlatımına denk gelmektedir.  

Hoca ormana oduna gitmiş.
Odunları Karakaçana yüklemiş.
İşi biraz aceleymiş. 
Karakaçana : " Sen var düz yoldan git." demiş. "Yolu biliyorsun.

Nasıl olsa eve varırsın.

Benim işim acele.

Ben en iyisi önden gideyim."

Karakaçana yol veren Hoca,kestirmeden eve gitmiş,başlamış işe.

Akşam olmak üzereymiş. 
Bakmış ki Karakaçan ortalarda yok.

"Varıp bakayım,bizim Karakaçan nerelerde kaldı?" diyerek merakla yola düşmüş Hoca.

Odun kestiği yere kadar yürümüş.

Birde bakmış ki ne görsün? 

Karakaçan, sırtında odunlarla bıraktığı yerde öylece durmuyor mu?

Hoca, Karakaçana yaklaşıp :
 
"Seni gidi seni!" demiş.
 Hâlâ bıraktığım yerde duruyorsun!.."

Nasrettin Hoca'nın güldürürken düşündüren bu fıkrasında alınması gereken bir ders var. 

Koca Nasrettin Hoca, "bilgimizi artırmalı,kendimizi geliştirmeliyiz.

Kötü huy ve davranışlarımız varsa bunlardan kurtulmalı,olumlu anlamda değişmeli ve gelişmeliyiz. 

Değişime açık olmak bizi insan yapan erdemlerden biridir.

Daima gelişmeli ve ilerlemeliyiz." Diyor mealinde.

Bizde zamana ve mekâna sığmamış Nasrettin Hoca gibi bakmalıyız şehrimize.

Geliştirmeli ve ilerletmeliyiz.

Bizimde herkes gibi özlediğimiz,düşlerini kurduğumuz bir şehrimiz var.

Hepimizin doğup büyüdüğü yaşadığı ya da ana/ata yurdu diye hemşehrilik bağı ile bağlı olduğumuz güzel,fakat hakkettiği değerden mahrum kalmış kimsesiz şehrimiz. 

Milattan Önce (M.Ö) 2000'lerden bu yana Mitaniler, M.Ö 1360'yıllarında Hititler, M.Ö 1200 yıllarında Urartular, M.Ö 745 yıllarında Asurlular devamında Med,Pers,Selçuklular,
Akkoyunlular, Safeviler ile Osmanlı Devletin'in hakimiyetinde yüzyıllar geçirmiş Bingöl 
Osmanlı Devleti için önemli bir yere sahipmiş. Hem Osmanlı-İran savaşlarında üs olarak kullanılmış hemde ekonomik bakımdan büyük bir önem arzetmekteymiş.

Kanuni Sultan Süleyman zamanında Diyarbakır'a sancak olarak,1874'te ise yapılan idari bir düzenleme ile 1881 Bitlis vilayeti kurularak Çabakçur ve Genç Bitlis vilayetine,Kiğı Erzincan'a,Karlıova Muş'a bağlanmış.

Cumhuriyetin ilanından sonra 1926'da Elazığ,1929 yılında ise Muş iline bağlanarak 1936 yılında vilayet olmuş.1945'te ise il Merkezi olan Çapakçur'un adı Bingöl olarak değiştirilmiştir.                

Dün,bugün ve yarın. 

Bingöl bizim şehrimiz.

Eksiği fazlası ile bizim toprağımız, suyumuz,aşımız.

Sözümüz,adına şiirler yazılan,türküler yakılan doğamız. 
Acılarımızın ve sevinçlerimizin mekânı.

Bingöl özlemlerimizin,düşlerimizin şehri.  

Hakkettiği hizmete erişememiş kimsesiz şehrimiz. 

1936' yılında il olmuş,o günden bugüne her yönetimi hiçbir karşılık beklemeden büyük bir yekünle desteklemiş ve hiçbir zaman alamadığı hizmete gönül koymamış şehir.

Bayramdan bayrama,seçimden seçime hatırlanan şehrimiz seçilenleri tarafından hep değeri bilinmiş,önemsenmiştir.

Bu önemsenme sonuçta somut hizmete dönüşmesede seçmenlerin değeri hep bilinmiş ve her seçimde seçmenler bu verilen değeri ödüllendirmistir.

Üç,dört,beş dönem dememiş mebus namzeti olanları hakkıyla birden fazla dönem seçilmelerine vesile olmuştur. 

Bingöl bizim şehrimiz. 

Dünümüz,bugünümüz,çocuk-larımızın ve torunlarımızın yarını,geleceği olan şehrimiz. 

Emsalleri arasında ve komşu iller içerisinde hakkettiği değer ve hizmetten mahrum kalan şehrimiz hepimizin özlediği ve düşlediği şehir Bingöl'ümüz...

Sorunlarımızın ve eksiklerimizin hepimiz farkındayız.

Bingöl'de  Bingöllülere hizmet edecek anlayış ve yüreğe sahip deryada damla misali katkı sunanların olması temennisiyle...

 
Etiketler: AYNI, YERDE, DURUYORUZ,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
15 Aralık 2025
BİR HAMLEDE BÜYÜMEK
251 Okunma.
24 Kasım 2025
BİR ÖĞRETMENİN AYAK İZİ O ÜLKENİN GELECEĞİDİR
785 Okunma.
19 Kasım 2025
AYDIN'IN ŞAFAĞI
489 Okunma.
13 Kasım 2025
BİNGÖL OVASI'NDA YÜKSELEN IŞIK
555 Okunma.
07 Kasım 2025
DOĞAYLA YENİDEN KONUŞMAK
608 Okunma.
30 Ekim 2025
O’NUN YANLIZLIĞI
678 Okunma.
23 Ekim 2025
ŞELALENİN DÜŞÜŞÜ KADAR GÜR, GÖYNÜK SUYU KADAR DERİN
566 Okunma.
16 Ekim 2025
GÖLÜN AYNASINDA ZAMAN
533 Okunma.
07 Ekim 2025
GÖLGE NE KADAR UZUNSA, IŞIK HEP GEÇ KALIR
646 Okunma.
29 Eylül 2025
SESİMİ DUYAN VAR MI?
508 Okunma.
18 Eylül 2025
KİĞI'NIN KADERİNE DOKUNAN HİKMETLİ EL
618 Okunma.
13 Eylül 2025
Bingöl ve 7 Kardeşi
676 Okunma.
08 Eylül 2025
Ali ATAMIŞ'IN ARDINDAN - SESSİZCE GİDEN BİR IŞIK
840 Okunma.
05 Eylül 2025
TEMİZ SUYA ERİŞİM, İNSAN OLMANIN ASGARİ ŞARTIDIR
599 Okunma.
01 Eylül 2025
VİCDAN ve MERHAMET HERKESE NASİP OLMAZ
636 Okunma.
21 Ağustos 2025
Aynalara Bakalım
743 Okunma.
28 Mayıs 2025
SEÇİLMEK BİR ÇOĞUMUZUN YÜREĞİNDE BİR UKDE OLARAK KALDI
816 Okunma.
25 Mayıs 2025
ÇOK UZAKTA ÇOK YAKINSIN
761 Okunma.
20 Ekim 2023
MUHTAR, MAHALLENİN GÖREN GÖZÜ, DUYAN KULAĞI, KONUŞAN SESİDİR.
2196 Okunma.
02 Ekim 2023
VASİYETNAME - ÖĞÜT -
1931 Okunma.
20 Eylül 2023
YEĞLEMEK
1854 Okunma.
13 Haziran 2023
GERÇEK İYİLİK , YARDIM EDİLENİ MİNNET ALTINDA BIRAKMAYAN İYİLİKTİR.
7572 Okunma.
23 Mayıs 2023
UNUTMUŞTUK SİZLERİ, BİZLERİ BIRAKIP GİTTİĞİNİZİ
3844 Okunma.
01 Mayıs 2023
BİNGÖL GELECEK NESİLE BORCUNU ÖDEMEKLE MÜKELLEFTİR.
4392 Okunma.
06 Nisan 2023
AYNI YERDE DURUYORUZ UNUTMA,HATIRLA.
5011 Okunma.
20 Mart 2023
MEBUS OLMAK İSTİYORUM.
5051 Okunma.
15 Mart 2023
YÖNETİŞİM
4337 Okunma.
16 Şubat 2023
KIRILAN YÜREĞİMİZİN ve BENLİĞİMİZİN FAYLARI AYNI ZAMANDA.
5194 Okunma.
23 Ağustos 2022
TEMİZ BİNGÖL BİZİM ELLERİMİZDE
10237 Okunma.
08 Ağustos 2022
BİNGÖL'DE SATRANÇ
7712 Okunma.
02 Ağustos 2022
SÖZÜN DEĞERİ
7244 Okunma.
26 Temmuz 2022
BİR GÖÇ DAHA NOKTASI (.) OLMAYAN "ÇOK UZAKTA ÇOK YAKINSIN"
7258 Okunma.
18 Temmuz 2022
KARER YAYLASI
7865 Okunma.
12 Temmuz 2022
KARA MAHMUT
7786 Okunma.
04 Temmuz 2022
KİĞI'YA DAİR
8177 Okunma.
23 Haziran 2022
A KUŞAĞI
8120 Okunma.
08 Haziran 2022
Çapakçur' dan Bingöl 'e
9267 Okunma.
26 Nisan 2022
BİZİ YÖNETENLER VE ÇALIŞANLARA DAİR
12248 Okunma.
24 Mart 2022
SEVGİLİ KIZIM DOĞA SU
12051 Okunma.
Haber Yazılımı