|
||
“TÜRKİYE’NİN DEPREM AFETİ ÖNLEM MODELİ BİNGÖL’DE UYGULANMALI” | ||
Mimar ve Mühendisler Grubu Bingöl Temsilcisi Mehmet Sıddık Baki, Bingöl’ün yeni afet önleme projeksiyonuna pilot il olarak alınması gerektiğini söyledi. | ||
- Haberi | ||
![]() |
||
|
||
Mimar ve Mühendis Dergisinin 128. sayısı ‘Deprem’ başlığıyla yayımlandı. Mimar ve Mühendisler Grubu Bingöl Temsilcisi Mehmet Sıddık Baki, kaleme aldığı “Türkiye’nin deprem afeti önlem modeli Bingöl’de uygulanmalı” başlıklı makalesi de dergide yayınlandı. Baki’nin Mimar ve Mühendis Dergisinde yayımlanan yazısı şöyle: “6 Şubat 2023 tarihinde Sofalaca-Şehitkamil Gaziantep merkez üssünde yerel saat ile 04:17’de aletsel büyüklüğü 7.7 olan birinci büyük deprem ve yine aynı tarihli saat 13:24’de Ekinözü-Kahramanmaraş merkez üssünde aletsel büyüklüğü 7.6 büyüklüğünde olan ikinci büyük depremle ülke olarak sarsıldık. Bu depremlerden 15 gün sonra bilim insanlarımız tarafından artçı olmayan yeni bir deprem olarak nitelendirilen başta 6.4 büyüklüğünde olan Hatay depremi ve günümüze kadar devam eden irili ufaklı artçı sarsıntılar ile bölgedeki insanlar korku ile zor günler geçirmektedirler. Şu ana kadar açıklanan resmi rakamlarla 45 bin vatandaşımızı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşamaktayız. Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Yaklaşık 3 milyon insanı evsiz bırakan depremin yaralarını devlet ve millet el ele beraber saracağımıza inanıyorum. DEPREMLERE HAZIRLIKLI MIYIZ? YAPILARIMIZ SAĞLAM MI? ŞEHİRLERİMİZ GÜVENLİ Mİ? “Kahramanmaraş depremleri bütün ülkede depremlere hazırlıklı mıyız? Yapılarımız sağlam mı? Şehirlerimiz güvenli mi? gibi tartışmaları beraberinde getirdi. Ülkemizde maalesef acılardan ders çıkarmadığımız için faturası da ağır olmaktadır, 2020 yılında Elazığ ilin yaşamış olduğu büyük deprem sonrası Kahramanmaraş “il afet risk azaltma projesi” kapsamında pilot il seçilmesine karşın, bu önleme planının ya yapılmadığını ya da sağlıklı bir şekilde uygulanmadığını maalesef 3 yıl sonra gerçekleşen depremle görmüş olduk. TÜM BAKANLIKLAR ÖNEMLİ ÇIKARIMLAR YAPACAKTIR Ülkemiz Kahramanmaraş depremlerinin yaralarını sararken, hükümet yetkililerinin gelecek dönem afet önleme yaklaşımlarından ders çıkardıklarını düşünmekteyim. Bununla alakalı 6 Şubat tarihinden itibaren ulusal düzeyde Üniversitelerin, Afad Başkanlığının, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının ve Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Maden ve Tetkik Arama Genel Müdürlüğünün çalışmalar yaptığı hatta en önemli toplantılardan biri 03.03.2023 tarihinde Dolmabahçe Sarayında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında AFAD, İlgili Bakanlık temsilcileri, Rektörler ve Bilim Adamlarının katıldığı 7 saat süren Ulusal Risk Kalkanı Planı toplantısı düzenlendi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un ‘Fay Yasası' ile fay hatları üzerinde gerçekleşen yapılaşmaların önüne geçilmesi, mevcutta var olanların ise kentsel dönüşümle yıkılarak vatandaşların daha güvenli bölgelere taşınması üzerinde çalışmalarının sürdüğünü ve fay hatlarına en az 500- 600 metreden aşağı yaklaşmayacağız beyanları, yine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’in Maden Tetkik Arama (MTA) kurumunun ülkemiz fay hatlarının güncellenmesi üzerine çalışmalarının başladığını ve hızlı bir şekilde devam edeceğini dile getirmesi önemli adımlardır. Önümüzdeki süreçte hem Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının, hem de AFAD Başkanlığının, hem de Yerel Yönetimlerin Kahramanmaraş depremleri ile alakalı önemli çıkarımlar yapacağını düşünmekteyim. 2020 yılında dünyanın karşı karşıya kaldığı Covid-19 salgınında ve 2022 yılı Ukrayna-Rusya savaşı tahıl krizinde yine gözlemlediğimiz tarım arazilerinin önemini, geçmişte tarım arazilerinin nasıl korunduğu ve ileri ki yıllarda tarım arazileri ve su yollarının önemi, küresel ısınmayla daha da önemli bir hale gelmişken, hem yapılaşma için uygun olmayan deprem anında kaya zeminden daha riskli olan zemin sınıflarından oluştuğundan ovalardan uzaklaşarak tarım arazilerinde yapılaşma riskini de göz önünde bulundurmalıyız. -BİNGÖL’DE YENİLENMEYEN HATIRI SAYILIR YAPI STOKLARI MEVCUT- Bingöl ilimiz de bu tartışmaların en yoğun yaşandığı şehirlerin başında gelmektedir. Ülkemiz bir deprem ülkesi ve 1900-2023 yılları arasında ülkemizde depremden hayatını kaybeden insan sayısı, 87 bin olarak kayıtlarda yer almaktadır. Bingöl ilimizin konumunun, Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay hatlarının kesişim noktasında yer alması, hatta bu fay hatlarının üzerinde ciddi bir yerleşime sahip olunması, geçmiş yıllarda yaşadığı depremlerden dolayı ve ayrıca bilim insanlarının sürekli olarak bu faylarda ciddi bir enerji biriktiğinden bahsetmesi, ilimizi tartışmaların merkezi haline getirmiştir. İlimizde en son 2003 yılında 6.4 büyüklüğünde büyük ölçekte bir deprem meydana gelmiş ve 176 vatandaşımız vefat etmiştir. Bu deprem sonrası şehrimizin özelikle 2012-2018 yılları arasında, gerek kamu yapılarında gerek vatandaşlara ait yapılarında büyük ölçekte bir kentsel dönüşüm ve yenilenme süreci olmuştur. Ancak halen hem il merkezi, hem de ilçelerimizde yenilenmeyen hatırı sayılır yapı stokları mevcuttur. Burada yenilenmeyen yapıların risk boyutu yüksek olmakla beraber yeni yapıların da Kahramanmaraş depremindeki örnekleriyle bilimsel gerçekler ışığında incelenmesi önem arz etmektedir. Nitekim ülkemizde fay hatları üzerine ve ne kadar mesafe yaklaşımına yapı yapılacağı ile alakalı herhangi bir uygulama yoktur ayrıca yapılan yapıların zemin etütlerinin de Kahramanmaraş depremi gerçekleri ışığında bilimsel olarak tekrar incelenmesi gerektiği kanaatindeyim. -BİNGÖL İLİMİZİN YENİ AFET ÖNLEME PROJEKSİYONUNA PİLOT İL OLARAK ALINMASI GEREKİR- Ulusal Risk Planı oluşturulması için yapılan toplantılar, ilgili Bakanların açıklamaları doğrultusunda Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğünün güncel fay harita çalışmaları, AFAD Başkanlığının il afet risk planlarının güncellemesi, yapı stoklarının fay yasası çerçevesinde; hem geoteknik zemin etütleri, hem de yapı risk analizleri çalışmaları, şehirlerin yeni imar planları yapılırken gelişmeye müsait yeni yerleşim bölgelerinin belirlenmesi, özelikle hem kamu, hem özel sektör teknik personellerinin sürekli mesleki eğitimden geçirilmesi, müteahhitlik kanunu yeniden gözden geçirilmeli ve tarım arazilerinin korunması gibi doğru modellerin oluşturulması altyapısının sağlıklı oluşturulması ile sağlıklı bir yeni kentleşme ve adet önleme vizyonu geliştirileceğine inanıyorum. Bingöl ilimizin Kuzey Anadolu ve Doğu Anadolu Fay hatlarının kesişim noktasında yer alması, hatta bu fay hatlarının üzerinde ciddi bir yerleşime sahip olunmasından kaynaklı bu saha çalışma uygulamalarına ve vizyon geliştirmeye müsait konumundan kaynaklı Model olarak alınması ve Pilot uygulamaların ilimizden başlatılması ülkemizin diğer bölgelerine uygulaması kanaatindeyim.” |
||
|
||
Etiketler: “TÜRKİYE’NİN, DEPREM, AFETİ, ÖNLEM, MODELİ, BİNGÖL’DE, UYGULANMALI”, |
|
||
|