AK Parti Bingöl Milletvekili Zeki Korkutata, TBMM Genel Kurulu’nda söz alarak Türkiye’nin göç politikaları hakkında konuştu. 

Milletvekili Korkutata konuşmasına hayatını kaybeden TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder’e başsağlığı dileyerek başladı. 

Türkiye’nin Göç yönetiminde 5 temel strateji ile hareket ettiğini belirten Milletvekili Korkutata şöyle konuştu: “Türkiye Göç yönetiminde hukuk, insan hakları ve milli menfaatlerimizin çerçevesinde medeniyet değerlerimizden ilham alan, kamu düzeni güvenliği ile dengeli ve stratejik politikalar izlemektedir. Tarih boyunca farklı kültürlere ve milletlere kucak açan bir ülke olarak bugünde göç yönetimini insani, vicdani, hukuki ve ahlakı sorumluluklarımız çerçevesinde yürütüyoruz ancak göç meselesi sadece insani boyutuyla değil ekonomi, sosyal, kültürel ve güvenlik boyutlarıyla da ele alınması gereken bir konudur. Bu nedenle Türkiye bir yandan zorunlu göçmenlere güvenli bir liman sunarken diğer yandan düzensiz göçle ve göçmen kaçakçılığı da etkin bir mücadele yürütmektedir. Türkiye’deki göçmenlerin güncel durumuna bakacak olursak 1 Mayıs 2025 tarihi itibariyle ülkemizde 4 milyon 21 bin 211 yabancı yasal olarak ikamet etmektedir. 2 milyon 758 bin 39 kişi geçici koruma altındaki Suriyeliler, 1 milyon 88 bin 128 ikamet izni olan yabancılar, 174 bin 44 kişi ise uluslararası koruma statüsündeki kişilerden oluşmaktadır. 2024 yılında göç yönetimi ile ilgili ülkemiz önemli atılımlar atmıştır. En kritik çalışmalardan biri yasal çalışma hakkında sahip tüm yabancıların adres tahkikatlarının tamamlanmasıdır. Bu süreç bire bir adreslere gidilerek gerçekleştirilmiş ve kamuoyuna şeffaf bir şekilde paylaşılmıştır. Ülkemiz göç konusunda hiçbir kayıtsızlığa ve düzensizliğe izin vermemekte, yabancı sayıları her hafta göç idaresi başkanlıkları tarafından güncellenerek kamuoyuna duyurulmaktadır. Düzenli göç politikaları ve yeni uygulamalar açısından Türkiye ekonomik kalkınmaya ve sosyal dengeye katkı sağlayacak düzenli göç politikalarını hayata geçirmiştir. Bu kapsamda ticaret, turizm, çalışma, bilim, sağlık, eğitim gibi nedenlerle Türkiye’ye gelenlerin ikamet sorunları kolaylaştırılmıştır. Bu çerçevede YÖK ve İçişleri Bakanlığı işbirliği ile uluslararası öğrencilerin başvuruları artık üniversiteler üzerinden yapılmaktadır. Türkiye Noterler Birliği ile yapılan protokol sayesinde yabancılar ikamet izni başvuru dosyalarını noter aracılığıyla teslim edebilmektedir. Hayata geçirilen uygulamalarla nitelikli yabancı göçmenlerin Türkiye’ye çekilmesi hedeflenmiştir. Bu reformlar Türkiye’yi bölgesinde düzenli göç politikaları açısından lider ülkelerden biri haline getirmiştir. Kayıtlı istihdamın önemi ve diğer adımlara gelirsek; hem yabancıların iş güvenliği hem de ülkemizin ekonomik düzeni için kayıtlı istihdam büyük önem taşımaktadır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile Göç İdaresi Başkanlığı arasında sağlanan sistem entegrasyonu sayesinde kayıt dışı istihdamla mücadelede önemli adımlar atılmıştır. Türkiye’de çalışma izni alan yabancıların istihdam süreçleri sıkı bir şekilde denetlenmekte yasal olmayan çalışmalara karşı ciddi yaptırımlar uygulanmaktadır. Düzensiz göçle mücadele stratejisinde Türkiye düzensiz göçü engellemek amacıyla beş temel stratejik ilkeye dayalı bir çalışma yürütmektedir. Kaynak ülkelerden önleyici çözümler geliştirmek, sınır güvenliğini arttırarak yasa dışı geçişleri engellemek, ülke içindeki güvensiz göçmenleri tespit ve kontrol altına almak, düzensiz iş gücü göçünü engelleyerek kaçak çalıştırmayı engellemek, etkili ve hızlı sınır dışı mekanizmaları oluşturmak ilke edinilmiştir. Bu çerçevede mobil göç araçları 81 ilde 270 araca çıkartılarak göç kontrolü güçlendirilmiştir. Geri gönderme merkezleri kapasiteleri arttırılmış, İstanbul Havalimanı’ndaki aktarma merkezi faaliyete geçirilmiştir. Bu kararlı uygulamalarla düzensiz göç rotası değişmiş, Türkiye düzensiz göçte transit ülke olmaktan çıkmıştır. Teknoloji destekli göç yönetiminde Türkiye göç yönetimini ileri teknoloji ile destekleyen ülkelerden biri haline gelmiştir. Göç bir uygulaması göç net uygulaması ile entegre edilmiş böylece göç verileri daha etkin kullanılmaya başlanmıştır. Yapay zeka destekli analizlerle düzensiz göç hareketleri önceden tahmin edilmeye başlanmış, gönüllü geri dönüş ve öncü göçmen uygulamasıyla son dönemde Suriye’deki gelişmelerle birlikte Suriyelilerin gönüllü, onurlu, güvenli geri dönüş süreçleri hızlanmıştır. Bu kapsamda izinli giriş çıkış hakkı Suriyelilere tanınmıştır. Türkiye bu süreci insan hakları ve insanı diploması anlayışı ile yönetmeye devam edecektir. Türkiye göçü sadece bir güvenlik meselesi olarak değil insanı, sosyal ve ekonomik bir mesele olarak görmektedir. Göç yönetimimiz insan odaklı, milli menfaatleri gözeten, medeniyet değerlerine dayalı, kamu düzeni ve güvenliğinden taviz vermeyen bir anlayışla yürütmektedir. Bu kapsamda Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Liderliği’nde İçişleri Bakanımızın ortaya koyduğu başarılı göç yönetimi politikaları takdir ediyor. Başta Bakanımız Ali Yerlikaya olmak üzere emeği geçenlere teşekkür ediyorum” diyerek Genel Kurul konuşmasını tamamladı.