İsmail GÜRSAÇTI Bağımsızlık Bedel Gerektirir
Yazı Detayı
12 Mayıs 2022 - Perşembe 12:06 Bu yazı 8258 kez okundu
 
Bağımsızlık Bedel Gerektirir
İsmail GÜRSAÇTI
 
 

Dünya'da pandemi salgının ardından emtia fiyatları ve enflasyonda yaşanan yükselişler, tüketimi fazla ham madde ithalatı yüksek olan ülkemizi çok daha derinden etkiliyor.

Bu süreçte Türkiye, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Liderliği'nde dayatma politikalarını yırtarak kendi hikayesini yazmaya çalışıyor.

Bugün Türkiye; Suriye'de, Irak'ta olmazsa, Azerbaycan'a destek vermezse, Doğu Akdeniz'de petrol aramazsa, Karadeniz'de doğalgaz çıkarmazsa, savunma sanayinde bu kadar ilerlemezse, S400 savunma sistemini almazsa döviz her gün düşer fakat bağımsızlığımız kalmaz, kararlarımız yerli ve milli olmaz. Sınırlarınız cetvelle çizilir. Su akar Türk bakar moduna geçeriz.

Cumhurbaşkanı eğer seçim hesabı yapsaydı faizleri düşürmezdi dolarda belli bir seviyede sabit kalabilirdi. Burada kararlar hesabı değil, küresel sisteme bir meydan okumadır. Yüksek faizle ülkeye geçici sıcak para aktaran sistemin yerine düşük faiz, üretim,  istihdam, ihracat temelli bir politika suvunuluyor.

Düşük faiz piyasaya bol likitite sağlayarak piyasayı çok daha canlandıracaktır. Yine hükümetin bu süreçte açıkladığı kur korumalı mevzuat sistemiyle vatandaşlara garanti kazanç sağlamış oluyor ve maaşlı çalışan enflasyon üstünde zamlarla destekleniyor.

Bizim memleket gibi ekonomik hareketliliğinin büyük payını gurbetçilerden sağlayan bir şehir için yüksek kur birçok avantajda sağlıyor.

BDDK verilerine göre Bingöl 2022'nin ilk üç ayında döviz mevzuatlarını en çok arttıran 3. İl oldu. Bu dönemde bile TL mevzuatları yüzde 14’e yakın arttı.

Biz Devletimize, hükümetimize sadece ekonomi temelli yaklaşmıyoruz.  Geçmişi nice kahramanlıklarla dolu olan bu millet döviz yükseldi diye ülkesini ateşe atmaz.

Bizim cebimizden önce düşüneceğimiz değerlerimiz, medeniyetimiz, vatanımız ve ülkemiz vardır. Cemil Meriç'in dediği gibi; Vatanlarını yaşanmaz bulanlar, vatanlarını yaşanmazlaştıranlardır. Onlar Türkiye’nin insanından şikâyetçi. İnsanından, yani kendilerinden. Aynaya tahammülleri yok.

Bugün çevresi kuşatılmış Türkiye, halkıyla, hükümetiyle ve devletiyle destansı bir mücadele veriyor. Yatırımlar durmadan artarak devam ediyor. 2021'de ilave 2.5 milyon istihdam rakamına ulaşıldı. İhracat rekor kırdı. Turizm gelirleri Orman Yangınlarına rağmen 30 milyara ulaştı.

Bugün yosundan yakıt jeti üreten bir Türkiye var. Betonla kapatılan kuyulardan bugün onlarca varil petrol çıkarılıyor. Amerika'da Birleşmiş Milletlerin tam karşısına yapılan Türk Evi, Türkiye'nin ufkunu ortaya çıkaran bir vizyon eseridir.

Terörün bitirilmesi, huzur ortamının tesisi, savunma sanayinde yaşanan gelişmeler, yerli otomobil, yeraltı kanallarının keşfi, ihracattaki rekorlar çok ciddi bir başarı hikayesi yazıldığını kanıtlıyor.

Bizde üretimle, ihracatla, yatırımlarla, fikirlerimizle daha çok çalışarak ülkemize katkı sağlamalıyız. Bugün bir fikri veya projesi olan herkese devlet birçok hibe ve kredi desteği veriyor. Sosyal yardıma muhtaç vatandaşlarımıza 20'den fazla yardım kalemiyle destekler sağlanıyor.

Eskiden yatırım yapılmazdı şimdi yapılıyor fakat geç yapılıyor diye eleştiriliyor. Bingöl Havalimanı yatırımı kaç yıl atıl kaldı? En az 15 yıl. Yine Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi yapımı uzun yıllar yarım kaldı. Bitirmek yine AK Parti'ye nasip oldu. Bugün bulunduğumuz yerden çevremize bakarsak her yerde AK Parti'nin hizmetini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın mührünü görürüz. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ülkemizin güvenlik endişeleri nedeniyle Finlandiya ve İsveç'in NATO'ya katılma kararında sergilediği dik duruş Turkey başlığı ile Dünya'da gündem olurken konuyla ilgili bizdeki sözde Kuvvai Milliyecilerden ve altılı masadan hiçbir tepki gelmiyor. Bu konuda kulaklarına bir sufle gelmediği için ve örtülü ittifak yaptıkları ile ters düşmemek adına karanlık bir sessizliğe gömüldüler. Merhum Gazeteci Ara Güler, 'Bugüne kadar kaç cumhurbaşkanı geçti bir tanesi de kafa tutmadı ya kimseye. Yani onun o tarafı hoşuma gidiyor' dediği gibi. Bu ülkede emperyallere uşak, batıya oyuncak olan siyasetçi ve idareciler maya tutmaz artık.

Yakın tarihimizde bölgemizde yaşanan kıyamların musebbibi olanlar ile ittifak yapanlar sözde Kürt vatandaşlarımızın temsilcileri değil yaşanan katliamların işbirlikçileri olduklarını duruşları ile kanıtlamışlardır. Devlet sırlarını para karşılığında satanların ve Şehit ailesine küfür edenlere sahip çıkanların milliyetçilik maskeleri düşmüştür.

 Günümüzde seçim güvenliğinden bahsedenlerin tarihi şaibeli seçimler ve anti demokratik tek parti faşizminin uygulamaları ile doludur. Cumhuriyet 1923'te ilan edilmesine rağmen ülkemizde demokrasi tarihi 14 Mayıs 1950'de Demokrat Parti ve Adnan Menderes'in iktidara gelmesiyle başlamıştır. Bu tarih, halkın özgür iradesinin sandığa ilk defa yansıtıldığı, seçim güvenliğinin sağlandığı, gizli oy açık sayım ile sözün bir grup elitistten alınıp millete verildiği gün olarak tarihe geçmiştir.

Bu tür siyasi çevrelerin yalanları bini bir para. Hakaret, iftira ve çarpıtmaları da gırla. Bunlar için konu İslam olunca toplumsal değerler ayaklar altında, Ermeniler olunca yara sarma derdindeler. Güya AK Parti’ye gelen bir vatandaş kendi partileri adres verilerek çözüm yeri olarak göstermeye çalışan bu zihniyet aradan aylar geçmesine rağmen iddiasını ıspatlayamayarak karekterini ortaya çıkarmıştır. Yine aynı zihniyet iftardan sonra yakındaki camiye ve sigara içmeye çıkan topluluğu sözde protestocu göstererek mütedeyyin Solhan halkına iftira atmış siyaset anlayışını bir kez daha ortaya dökmüştür. Bütün bunlar seçmenin hafızasına kaydedilmiş, günü geldiğinde cevabı en güzel şekilde verecektir. 2023 bu tür yalanların söndüğü, gerçeklerin ortaya çıktığı tarihi bir dönüm noktası olacaktır.

 
Etiketler: Bağımsızlık, Bedel, Gerektirir,
Yorumlar
Haber Yazılımı