Bingöl İl Özel İdaresine 75 kişinin doğrudan işe alındığı iddiasının gündemde yerini tutmaya devam etiğini belirten Kovalar, “Daha önce de buna benzer birçok alımın olduğunu hepimiz biliyoruz. Herkesin bilmesi, yapılan ve yapılacak alımları durdurmaya maalesef yetmiyor” dedi.

Kovalar, şunları söyledi: “Toplumun bir kesimi yapılan yanlışları görüyor ve duyuyor ama sessiz kalmayı tercih ediyor. Kimi işinden, kimi malından, kimi de yakınlarına zarar verilir korkusu taşıyor. Vatandaşı bu korku ve endişeye sokanlar, iktidar partisi nimetlerinden nemalanan zihniyettir.

Yıllardır aynı yöntem ve hikayelerle bu şehri yönetmeye devam ediyorlar. Kendilerine ve kurdukları düzene karşı olanları da istenmeyen kişi ve/veya kişiler olarak sistemin dışında tutuyorlar.

Aynı yöntemlerle önümüzdeki günlerde hastanelere alınacak sürekli işçi alımı ve Bingöl Belediyesine alınacak personel alımı için umut dağıtılmaya başlandı bile… Dağıtılan umutların tek amacı, önceki alımları ve yanlışlarını unutturmaktır.

Hiç kimse geçmişteki haksız alımları, doğrudan verilen ihaleleri, adrese teslim milyonluk işleri, devlet malı üzerinden kendine mülk edinenleri, kamu arazilerini yakınlarına peşkeş çekenleri, kamu kurumlarına ahkam kesenleri asla unutturamaz.

Son bir aydır şehrin her köşesinde Bingöl İl Özel İdaresine yapılan alımlar konuşulmakta ve gittiğimiz her yerde bu durumla karşılaşmaktayız. Kimi 55, kimi 70, kimi de 75 kişinin alındığını iddia ediyor.

Kamuoyunda herkesin konuştuğu alımları, iddia edilen kurumun genel sekreteri sosyal medyadan yönetilen sorular üzerine “ Kurumumuza herhangi bir alım yapılmamıştır” diye bir açıklama yaptı. Peki bu alımlar hangi kuruma ve nasıl yapıldı?

Söz konusu alımlar, Ak Parti Bingöl Milletvekilleri tarafından “Köylere hizmet götürme birliği” adı altında sınavsız, kurasız ve mülakatsız alındığı iddiası, ilgili kurumdan bir yalanlama gelmediğine göre alımın yapıldığını doğrulamaktadırlar.

İşe alınacak ve görevini layıkıyla yapacak vatandaşlarımıza bir sözümüz ve tepkimiz yoktur. Gönül ister ki, aşa ihtiyacı herkes evine ekmek götürebilecek bir işe sahip olmasıdır.

Bu şehirde yaşayan ve gündemi takip eden herkes çok iyi bilir ki, bundan öncede bir çok kuruma bir çok sınavsız, kurasız ve mülakatsız alımlar yapıldı. Yapılan haksız alımlara karşı halk sessiz, STK’lar yetersiz, Yöneticiler ise duyarsız kaldı.

Biz Deva Partisi olarak, bugüne kadar yapılan tüm yanlışlara karşı durduk. Somut bir bilgi ve dayanağı olmayan hiçbir iddiayı gündemimize almadık. Yeterli bilgi ve kaynak olmadan kamuoyunu meşgul etmedik ve gereksiz siyasi polemikler içerisinde olmadık.

Hepimizin ortak paydası genelde ülkemiz, yerelde de şehrimiz olmalıdır. Bizim gayemiz, bu şehirde yaşayan herkesin eşit haklara sahip olduğunu, kimsenin kimseden üstünlüğünün olmadığını ve devlet kurumlarının milletine hizmet etmesi için var olduğunu hissettirmektir.

Bizim siyaset anlayışımızda; Hiçbir siyasetçi ve kamu yetkilisi, kendisinden olmayanların hakkını ve rızkını kendi yakın akrabalarına ve yandaşına veremeyecektir. Hiçbir siyasetçi ve kamu yetkilisi, devletin kurumlarını aile şirketi gibi kullanamaz.

Hiç kimse kendisini devletin ve milletin üstünde tutamayacaktır. Hiç kimse hiçbir bölge ayrımı yapamayacak ve bir bölge halkını bir başka bölge halkı ile karşı karşıya getiremeyecektir.

Hiç kimse kanunları çiğneyemeyecek, yakınlarının ve yandaşlarının hukuk dışı faaliyetlerinin üstünü örtemeyecektir. Herkes yaptığı yanlışlarının, hırsızlıklarının, yolsuzluklarının ve ahlaksızlıklarının bedelinin karşılıksız kalınmayacağı bilinciyle hareket edecektir.”

(Haber Merkezi)