Ülkemizde yaşam koşulları git gide zayıflıyor, fakir fukaranın dayanacak mecalleri kalmıyor, zengin ise; varlığına varlık katıyor, olan yine dar gelirli vatandaşlarımıza oluyor. Burada söylemek istediğim hususlardan biriside ve özellikle de emlak fiyatları üzerinde durmak istiyorum.

Pandemiden bu yana, ülkemi karış karış gezdim ve tarlalara kadar indim, Cafelerde, Restaurantlarda vatandaşlarla konuştum, ülke meselelerini konuştuk ve hiçte güzel sözlerle karşılaşmadığımı belirtmek istedim. 

Ülkemizdeki büyük marketler zincirleri, insanlarımızın kanlarını "vampir gibi" emmeye devam etmektedirler. 

Büyük marketler her ayın başında, ülkemizdeki bütün marketleri arayarak ve gönderdikleri fiyatlar doğrultusunda fiyat artışlarını yapmalarını ve bütün satışlar aynı nitelikte olsun diye, üst düzeydeki kişiler tarafından bildirilmektedir. Maksat farklı ve bütün marketler hemen hemen aynı fiyatlardan satış yapmalarıdır.
AK Parti iktidarını hazmedemeyenler, vatandaşlarımızın ceblerine göz dikmeleri gözlerden kaçmıyor. Böylelikle  6'lı masa, halkın arasına katılınca, vatandaşlarımız ise; millet ittifakını bir kurtarıcı olarak teselli aramalarıdır.
Avrupa ve millet ittifakı, hükümeti kabullenemiyenler, "fitne tohumlarını" yaymaya ve vatandaşlarımızı tedirgin etmeye devam ediyorlar, "ama başaramayacaklar."

Gelelim Konut Artışlarına!

Emlak ve kira artışları, ülkemizi örümcek ağı gibi sarmaları ve asgari ücretle geçimini sağlayan vatandaşlar, kira artışlarından sonsuz derecede rahatsız olduklarını defalarca dinledim ve onların dertlerine ortak oldum.
Asgari ücretle geçimini sağlayanlar, 5.500 tl, ile geçimini zorda olsa geçimlerini sağlıyorlardı. Kira işi 5 binlere çıkınca, olanlar kiracıları bitirdi. Vatandaş, çocuklarına yeterince bir şeyler alamadığı gibi, ev sahibide ortaya kira artışı 300 koyunca, ortalığı karabulut sararak, vatandaşlarımızın belini büktü.

Ev sahibi, kiracısının asgari ücret aldığını biliyor ve bin tl'lik kirayı az bularak 5 bin tl'ye çıkartıp, kiracısını perişan ediyor, ve kiracı, "ecel terleri" dökmeye ve çocuklarının geçimini bırakın, almış olduğu, asgari ücret, kirasına yetmiyor.

Peki Sorarım Sizlere!

Asgari ücretle geçimini sağlayan vatandaşlarımız ne yapsın, zaten geçimlerini zor şartlarda sağlıyorlardı, 2022 yılı vatandaşlarımız için hiçte iyi olmadı. 

AK Parti iktidarını hazmedemeyenler, gözlerini vatandaşların geçim kaynağı olan kirayı artırarak, hükümeti zayıflatmak istiyorlar, zaten yahudi zihniyetinin amacı bundan ibarettir.  

Ev sahibinin, müslüman olduğunu ve şartlar bizleri bu duruma düşürdüklerini ve elimizden hiç bir şey gelmiyeceğini ve onlara bakamayacaklarını, kendilerine bir yön tayin etmelerini söyledikleri, onların bu şözleri beni ziyadesiyle üzmüştür. Müslüman, önce zayıf olan insanlara kucak açmasıdır, maddi ve manevi anlamda onların yanında olmasıdır. 
Fırsatçılık hiç bir müslümana yakışmaz, zira kendi sonunu getirecektir, "ağlayanın kazancı, gülene kar getirmez."

Ukranya ve Rusya, uzun zamandır savaşıyor, savaş ülkemizi adeta yıktı ve fırsatçılara yaradı. 

Şubat 2022 yılında Ankara'da satılık emlak 800'lerden birden, 3 milyona fırladı. 35 yıllık bir ev nasıl oluyorda 800 binden 3 milyona çıkıyor, kafamda bir araştırmacı olarak, soru işaretleri bıraktı. Sanki yeni inşaat bitirmiş ve demir, çimento, kalıp, işçilik, almış başını gitmiş ve fiyat 3'e katlanmış olsaydı hadi derdim ki, her şey ateş pahası olmuş ve emlak milyonlara çıkmış! 

Peki, 35/40 yıllık evlere ne olmuş ve sanki yeni bina dikmiş gibi evini 800 binden 3 milyona çıkrtması fırsatçılık değil mi? Firsatçılığın ta kendisidir. Butür fırsatçılığı yapanlar, hükümet derhal gerekeni yapmalıdır, gerekirse cezalandırmaları gerekmektedir, çünkü bu gibiler, hükümeti istemedikleri aşikardır, bu gibi fırsatçılık yapanlar, asla ve asla muafak olamazlar.

Eylül ayı çetin geçecektir, bir taraftan Yunanistan'ı kaşıntı tutmuş ve habire kendilerini kaşıyorlar, ülkemize saldırmak istiyorlar, bilmiyorlar ki, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Askeri kalkarsa taş üstüne taş bırakmazlar, Avrupa ve uzantıları böyle bilsinler ve ona göre kararını versinler.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın söylediği gibi, "bir gece ansızın gelebiliriz" sözünü kulaklarına "küpe yapsınlar" küpe!

Evlerini milyonlara çıkartanlar ve kirayı en üst seviyeye getirenler, fakir fukaranın cebine göz diken fırsatçılar, o zaman hallerini göreceğim, ev onları kurtaracak mı? Müslüman ferasetli olacak ve acıma hissi olacak, sanki kendisi evi satın alacak gibi düşünsün ve sanki kendisi evi kiralıyacak gibi düşünerek evi satsın veya kiraya versin, böyle insan var mı? acaba, kendi kendime mırıldanıp duruyorum.

Hükümet yetkilileri emlak hususunda mutlaka vatandaşların yanında olmalıdır, "gören gözü ve haykıran sesi" olmalıdır. 

Butür fırsatçılığı yapanlara gerken müdahaleyi yapmalıdır, böyle yapanlar devlet yetkilileri hiç acımadan cezalandırmaları söz konusudur, Allah'ın da bir hesabı vardır. Sanki bu fırsatçılığı yapanlar, hiç ölmemiş gibi davranmaları var ya? vay hallerine! 

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, 13 Eylül Salı günü emlak piyasası ile ilgili konuşma yapacak. Vatandaşların gözü kulağı başkan Erdoğan'ın açıklayacağı emlakla ilgili konuşmasıdır. 
Hükümet, konut konusunu gündemde tutmasıdır, gerçekten çok önemlidir, devlet vatandaşına konut yaptırırsa, vatandaşın güveninide almıs olur.
 Bakalım konutunu 800 den 3 milyona çımartanları göreceksin, değil 3 milyon 600 bine bile satamayacaklar.
Kiralamaya gelince; hükümet binlerce konut yapınca, evlerini kiracıya 5 binlere çıkranları o zama  göreceğim, değil 5 bin tl, 'ye bin tl'ye bile kiracı bulamayacaklar, bakın göreceksiniz.

13 Eylül ülkemiz için "bir millat" olacaktır. Başkan Erdoğan'a güvenin, o mazlumların haklarını savunacaktır, hiç kimsenin kuşkusu olmasın, demedi demeğin? Allah yar ve yardımcımız olsun İnşallah!