İMAR AFFI İLE İSKAN VERİLEN BÜTÜN YAPILAR DENETLENMELİ
Bilim insanlarının uyarılarının dikkate alınmadığını belirten Baraç ve Yıldırım, “Özellikle 1999 Marmara depreminden sonra yer bilimcilerinin, neredeyse her gün her platformda başta İstanbul olmak üzere Maraş bölgesi, kuzey fay hattında ise Bingöl ve Erzincan için dile getirdikleri feryatlarını maalesef iktidar duymadı. Yer bilimcilerin söyledikleri dinlenilseydi bu kadar yıkım ve ölümün olmayacağını bu gün çok net görüyoruz.
Bilim insanlarının, deprem sonrasında yaptıkları değerlendirmelere bakıldığında, yapıların düz tarım arazilerinde yapılması, binaların yüksekliği, kullanılan malzemenin kalitesiz ve eksik olması, yapıların denetimsizlikleri ve en önemlisi belediyelerin rantsal yaklaşımla deprem gerçekliğini görmezden gelip deprem mevzuatına uymayan çarpık ucube yapılardan oluşan şehirler inşa etmesi, depremin bu kadar ölümcül ve yıkıcı olmasına neden oldu.
Son darbe ise bütün bu olumsuzlukları imar afları ile mevzuata uydurup iskan vererek oldu. Bakıldığında depremde çöken binaların bir çoğu imar aflarından yararlanıp iskan almış binalardan oluşuyor” dedi.
-BİNGÖL’DE BİRÇOK YANLIŞ YAPILDI-
Bingöl ile ilgili yapılan uyarılara da dikkat çeken Baran ve Yıldırım,
“Bilime inanıyorsak Bingöl’ün yakın bir gelecekte 7’nin üzerinde bir depremin olma ihtimaline de inanmamız lazım. Bilim insanlarının deprem sonrasındaki değerlendirmeleri ışığında Bingöl’ü değerlendirmek gerekirse yıkımlara sebep gösterilen hataların hepsinin Bingöl’de de yapıldığı görülmektedir.
2003 depreminden sonra Bingöl çok büyük bir fırsat yakalamışken maalesef bunu çok kötü kulandık. Yaşanılır bir il inşa etme şansımız varken adeta olası bir depremde ölüm çukurları inşa ettik. Depremden sonra Bingöl 75 yapı stoğunu yeniledi ancak buda çok yanlış bir şekilde yapıldı. Şehrin kalbine TOKİ ucubelerini dikildi, diğer konutlarda Bingöl’ün en ücra köşeleri dahi ticari alan olarak belirlenip binaların zemininde asma katlı dükkanlar yapıldı. Yetmedi bodrumlar yaşam alanına çevrildi. O da yetmedi hepsinin üstünde teras yapıldı. Böylece 4 kat imarlı bütün yapılar 7 kat olmuş oldu. Özellikle İnalı Mahallesinde konutlar tarım arazilerine inşa ediliyor ve bu durum ısrarla belediye vasıtasıyla oluyor. Buradan bütün halkımıza çağrıda bulunuyoruz; İnalı Mahallesinde tarım arazilerine inşa edilen yapılardan daire almayın. Son depremde hep birlikte görüyoruz, yeni yapı olmasına rağmen en büyük yıkım tarım arazilerindeki yapılarda oluyor. Paranızla mezar değil, ev alın. Halk olarak o bölgedeki yapılara rağbet göstermeyip belediye eliyle yapılan hataları da boşa çıkarma şansımız var. Halkımızı bu konuda duyarlılığa davet ediyoruz.
Gelinen noktada herkesin sorumluluğu ve halen yapabileceği bir şey vardır. Biz Halkların Demokratik Partisi olarak sorumluluğumuzun bilinci ile Bingöl Belediyesine çağrıda bulunuyoruz; gelin birlikte çok geç olmadan olası bir depremde ölümleri ve yıkımları asgariye indirelim” ifadelerine yer verdi.
NELER YAPILMASI GEREKİYOR?
Baran ve Yıldırım, yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
-Öncelikle “afet etkilerini azaltma yöntemlerini araştırama komisyonu” kurulmalı.
-İmar affı ile iskan verilen bütün yapılar denetlenmeli.
-Yeni ve eski bütün yapılar, ilgili resmi kurumlar tarafından kontrol edilip şehrin fizibilitesi çıkarılarak gereği yapılmalı.
-Meclis gündemine getirilmesi planlanan yeni imar çalışmasında, çevre yolluna kadar olan tarım arazilerinin imara sokulması ısrarından vazgeçilmezi, İnalı Mahallesi Ahmet Kaya caddesi sınır olmalı. Çevre yolunun alt tarafındaki 150 metre sınırı, Ahmet Kaya caddesi altına sınır olarak belirlenmeli, ötesine bir milim geçilmemeli.
-Yeni bir imar çalışması yapılarak ovadan vazgeçilip, ilk etapta Kurudere, devamında da Topalan köyüne kadar olan bölgenin imara açılması için bütün bürokratik işlemler başlatılmalı.
Devamında araştırma komisyonunun çalışmalarının sonuçlarına göre harekete geçilmelidir. Diğer kamu kurumları da herkes kendi sorumluluğu alanında olan düzenlemelere gitmelidir. Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından çevreyolunun derhal Sütaş ve havalimanının altından yeni sanayii sitesinin üstünden geçecek şekilde deplasesi yapmalıdır.
Bizler belediye meclis boyutu ile Halkların Demokratik Partisi olarak bize düşen bütün sorumluluklarımızı yerine getirmeye hazırız. Özelikle çevreyoluna kadar olan kısımdaki tarım arazilerinin asla imara açılmasına müsaade etmeyeceğiz. Bingöl’deki bütün STK ve kurumları da duyarlılığa davet ediyoruz. Gelin ele ele verip Bingöl’deki olası bir felakete karşı birlikte önlem alalım.” dedi.