“GREVE GİDİLMEDEN UZLAŞI SAĞLANMALI”

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Belediye Meclis Grubu Eş Sözcüleri Ferhat Yıldırım ve Canan Baraç, belediye işçilerinin grev kararı ile ilgili açıklama yaptı.

Bingöl Belediyesine ait TİJ şirketi bünyesinde çalışan işçilerin ücret ve özlük haklarına ilişkin toplu sözleşme görüşmelerinin yaklaşık 6 ay önce başladığını belirten Yıldırım ve Baraç, “6 aylık sürede uzlaşı sağlanmadığı için arabulucuya gidilmiş, oradan da bağlayıcı bir karar çıkmamıştır.

20.06.2022 tarihinde İŞKUR nezaretinde yapılan oylamada, 386 işçi oy kullanılmış, 377 işçi, greve gidilmesi için ‘evet’ oyu vererek greve gitme kararı almıştır.

Mevzuat gereği 10 güne kadar taraflar arasında bir uzlaşı sağlanmadığı taktirde grev kararı fiilen uygulanmaya başlanacaktır. Bu hamle ile tarafların uzlaşmazlığı yüksek hakeme sevk olasılığı da ortadan kalkmış oldu” açıklamasında bulundular.

Yıldırım ve Baraç, şunları söyledi: “Ülkenin resmi kurumlarınca enflasyonun 70 olarak açıklandığı bir süreçte, belediye başkanlığının özlük haklarında hiçbir iyileştirmeye gitmeden, sadece maaşlara 40’a tekabül eden bir artış dayatması, AKP iktidarının halka reva gördüğü yaşam standardına denk düşmektedir. Bilindiği üzere şuan Türkiye’de asgari ücret ile çalışanların aranı 60 civarındadır. Belediyenin 6 ay önce yapmış olduğu 2022 bütçesi, TL’nin değer kaybından dolayı kurumun cari giderlerini karşılayamaz duruma geldiğinden ek bütçe yapma zorunluluğu oluşmuştur. Ekonomiye ilişkin 6 ayda bu kadar büyük bir yanılgıya düşmüş olan belediye yetkilileri, bunu referans alıp emekçinin hakkını teslim etmek yerine bir yıl insanları açlık sırının da altında bir yaşama mahkûm ediyor, bu durum ne insani, ne de ahlakidir.

Sözde kadroya alınan bu işçiler farklı iş kollarında 3 ayrı sendikaya üye olmalarına rağmen hiçbir sendikanın sözleşme yapma yetkisi yok. Üyesi olduğu sendikaların şuan menfaatleri olmadığı için hiçbir sendika yetkilisi gelip çalışanlara öncülük yapmamış, hukuki destek sağlamamıştır. Sadece Hak-İş Konfederasyonun il temsilcisi suya sabuna dokunmadan orta bir yol izleyip zorunluluktan bu sürecin resmi prosedürünü işletmiştir. HDP olarak başından beri süreci takip edip çalışanlar ile dayanışma içinde olmaya gayret gösterdik. Dönemsel olarak Hak-İş il temsilciliğini arayıp sözleşme sürecine ilişkin bilgi istememize rağmen sağlıklı bir bilgi edinemedik. Özetle işçiler gerek işveren ve gerekse sendikalar tarafından adeta kaderine terk edilmişlerdir.

Uzun yıllardır taşeron firmalar bünyesinde sömürülen emekçiler, AKP’nin ne olduğu belli olmayan mevcut çalışma mevzuatının dışında  yeni bir statü oluşturularak  çalışanları sözde kadroya geçirmişlerdir. Bakıldığında bu yeni statü ile aynı sömürü bu kez devlet kurumları eli ile yapılmaya devam etmektedir.

Bingöl Belediyesinde en son 1979 yılında AKP’nin küçük ortağı tarafından yönetilirken greve gidilmişti. Aynı zihniyetin ürünü olan bu iktidar 43 yıl sonra tekrar emeğe olan bakışı teşhir olmuştur.

Greve gidilmeden taraflar arasında bir an önce bir uzlaşı sağlanıp işçilerin daha fazla mağdur olmaması belediye başkanının inisiyatifindedir. Başkanı sorumluluğa davet ediyoruz.

İşçiler ile dayanışma içinde ve sürecin takipçisi olacağımızı bildiririz.”