BULDAN BİNGÖL'DE HALKLA BULUŞTU

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “HDP’liyiz Her Yerdeyiz” programı kapsamında Bingöl’e geldi. DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, MYK üyeleri Alican Önlü, Ömer Önen, Ekoloji Komisyonu Eş Sözcüsü Menekşe Kızıldere, milletvekilleri Hişyar Özsoy ve Erdal Aydemir ile PM üyelerinin eşlik ettiği Buldan, Bingöl Havaalanında karşılandı.

HDP Bingöl İl Binası önünde toplanan kitleye hitaben konuşan Buldan şunları söyledi: "Bingöl deyince benim aklıma birçok insan gelir. Ama yol arkadaşım, birlikte mücadele ettiğim ancak şu an Sincan Cezaevinde olan İdris Baluken’in bu mücadeleye kattığı büyük değerlerin, büyük emeklerin olduğunu biliyoruz. O şu an haksız bir şekilde cezaevinde ve iradesi, özgürlüğü gasp edilmiş durumda. Buradan İdris Baluken’e binlerce selam gönderiyoruz. İdris Baluken’in barış istemekten başka, bu ülkeye demokrasiyi, insan haklarını, adaleti, Kürt sorununun çözümüne katkı sunmaktan başka yaptığı bir şey yok. Birlikte barış ve müzakere sürecinde yol arkadaşlığı yaptığım İdris Baluken bunları yaptığı ve bu mücadeleyi verdiği için cezaevine gönderildi.

"MASAYI DEVİREN AKP HÜKÜMETİDİR"

Barış ve müzakere süreci bu ülkenin en onurlu süreçlerinden biriydi. O süreçte hep birlikte bu ülkeye adalet gelsin diye, Kürt sorunu çözülsün diye, barış gelsin diye aylarca ve yıllarca bütün gücümüzle bu mücadeleye omuz verdik, bu mücadele için çaba sarf ettik. Ancak o sürecin kıymetini bilmediler, o masayı devirdiler. O masayı devirmekle de bu ülkede bir kez daha çatışmalı bir sürecin önünü açtılar. O masayı deviren bu ülkenin iktidar partisi AKP'dir. Bunu herkesin çok iyi bilmesi gerekiyor.

O masa devrilmemiş olsaydı barış ve müzakere süreci ortadan kalkmamış olsaydı ne İdris Baluken ne Selahattin Demirtaş ne Figen Yüksekdağ ne Sebahat Tuncel ne Gültan Kışanak bugün cezaevinde olacaktı. O masa devrilmemiş olsaydı bugün bu ülke tecritle yönetiliyor olmayacaktı.

"ÜLKENİN DÖRT BİR YANINDA FELAKET VAR, İKTİDAR SADECE SEYREDİYOR"

Bugün Kürde, Aleviye, kadına, ülkelerinden kaçan mültecilere, sığınmacılara, ülkede dini, dili, ırkı, mezhebi AKP’den farklı olanlara, AKP gibi düşünmeyen ve hareket etmeyenlere düşmanlık politikası izleyen bir zihniyet ile karşı karşıyayız. Bu ülke şu an felaketlerle mücadele ediyor. Ülkenin dört bir yanında felaketler var, seller var, orman yangınları var. İnsanlar yaşamını yitiriyor, ırkçı saldırılar var, Kürtler katlediliyor. Bu ülkeyi yönetenler sadece bu manzarayı seyrediyor. Buna müdahale edecek ne güçleri ne iradeleri var ne de bunun için kafaları çalışıyor. Tek bildikleri şey Kürde nasıl düşmanlık edebilirim, bu ülkede barış isteyenleri nasıl cezaevine gönderebilirim, mültecileri nasıl bu ülkeden gönderebilirim, ırkçı saldırıları nasıl teşvik edebilirim. İşte uğraştıkları tek şey bu. Bir de HDP’yi kapatmak için yol ve yöntem bulmaya çalışıyorlar.

"KAPATMA DOSYASINDA TEK BİR DOĞRU YOK"

HDP hakkında, HDP’nin her bir üyesi hakkında, milletvekilleri hakkında yalanla, dolanla, adaletsiz hukuksuz bir şekilde dosyalar hazırladılar. Bir kapatma davası açtılar. Bu kapatma dosyasında tek bir doğru yok. Bütün yalanları o dosyanın içerisine koyup HDP’ye iftira atarak bir kapatma davası açtılar. Şunu Türkiye’yi yönetenlerin çok iyi bilmesi gerekiyor; HDP bir binadan ibaret değildir, kapısına kilit vurulacak bir parti asla değildir. Biz HDP’yi asla kapattırmayacağız. HDP’yi kapatmak isteyenlerin hevesleri kursaklarında kalacak. HDP yeni doğmuş bir bebek değil. HDP bu ülkede filizlenmiş, bu topraklarda can bulmuş gittikçe büyüyen çoğalan, bu ülkeye umut veren bir parti haline gelmiştir. HDP’yi kapatmak kolay değildir. HDP’ye oy veren her bir insanın HDP’ye sahip çıkacağını herkesin çok iyi bilmesi gerekiyor.

"GÖREVİMİZ MÜLTECİLERE İNSANCA YAŞAM HAKKI TANIMAK, SAVAŞ BİTİNCE ÜLKELERİNE GERİ GÖNDERMEKTİR"

Bizim görevimiz onlara insanca yaşam hakkı tanımak ve sonunda güvenli bir şekilde, ülkelerindeki durum düzelir düzelmez kendi ülkelerine göndermektir. Onları darp etmek değil, dükkanlarını yağlamak, onları dövmek, onlara hakaret etmek değil. Bu AKP hükümetinin zihniyetidir. Biz bu zihniyete karşıyız. HDP; insanın yanındadır, mazlumun yanındadır, acı çekenin, inkar edilenin yanındadır.

"Ülkenin dört bir yanını gezmeye ve ezilenlerin yanında olmaya devam edeceğiz"

Sevgili Bingöl halkı, HDP’liyiz Her Yerdeyiz programımızın bugünkü durağında sizlerle bir araya geldik. Geldiğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. Hiç kimse umutsuzluğa kapılmasın. Karamsarlığa asla kapılmasın. Bu ülkede HDP olduğu sürece, HDP var olduğu sürece hiç kimse kendisini yalnız hmesin, sahipsiz zannetmesin. Biz her yerdeyiz, her yerde olmaya devam edeceğiz. Nerede bir ezilen, yok sayılan, inkar edilen varsa, nerede bir kadın katlediliyorsa, gençlerin ellerinden işleri alınıyorsa, geleceğe umutla bakamıyorlarsa işte orada HDP vardır. HDP oradadır. Yarın Batman’da olacağız. Sonra Şırnak’a gideceğiz ve sonrasında da ülkenin dört bir yanını gezmeye devam edeceğiz. Biz her yerdeyiz siz de bizimle birlikte olmaya devam edin. Ta ki bu ülkeye barış gelene kadar, bu ülkeye demokrasi gelene, adalet gelene kadar. İdris Baluken, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Sebahat Tuncel arkadaşlarımız özgürlüklerine kavuşana kadar biz bu yola çıktık. Bu yolu sonuna kadar yürümeye devam edeceğiz. Başaracağımıza ve kazanacağımıza inanıyoruz. Bu başarı hepimizin başarısı olacak. Bu başarı Bingöl halkının da başarısı olacak. Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Yolunuz, yolumuz açık olsun!”